Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, bu yıl ‘Demokratik ve Sosyal Belediyecilik’ ana konusu ile düzenlenen ve Türkiye Belediyeler Birliği ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi iş birliğiyle gerçekleştirilen ‘7. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu’na katıldı. Sempozyum ile demokratik ve sosyal belediyecilik anlayışının nasıl güçlendirilebileceği ve yeniden yapılandırılabileceğine dair konuya ilgi duyan tüm kesimleri bir araya getirmek amaçlanıyor.
“Demokrasi, yerel yönetimlerde başlayan kutsal bir kavramdır”
Halk iradesinin gerçek anlamda tecelli ettiği makamların başında belediye başkanlığı ve muhtarlık olduğunu vurgulayan Seçer, belediye başkanlarının bir siyasi partiyi temsilen seçime girmesinin ötesinde belediye başkanının hüviyetinin, halktaki itibarının ve toplumdaki algısının seçimlere etki ettiğini söyledi. Demokrasinin ilk olarak bu kurumlarda başlayan kutsal bir kavram olduğunu ifade eden Seçer, “Beraber yaşadığınız toplumda demokrasi ile ortaklaşıyorsunuz, yaşam alanınızı, o alanı nasıl sevk ve idare edeceğini beraber belirliyorsunuz. Katılımcı demokrasiyi siyasiler çok kullanılır. Hepimiz demokrasiye aşığız ama göreve geldiğimiz zaman ne hikmetse demokrasiden uzaklaşırız. Hemen demokrasi gider, ‘en iyisini ben bilirim’ gelir” diyerek, böyle bir yönetim anlayışının doğru olmadığını vurguladı.
“Şehrin sorunlarını, çözüm yollarını en iyi bilen, orada yaşayan vatandaştır”
TBB Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak Türkiye’nin iz düşümü olan Mersin’de katılımcı demokrasiyi güçlendirmek için yaptıkları iyi uygulama örneklerinden bahseden Seçer, ‘Kente Sözümüz Var’ toplantılarına değindi. Kentte var olan her kurum, kuruluş, sivil toplum örgütü, meslek odaları, sendikalar ve kooperatiflerle ‘Kente Sözümüz Var’ toplantıları kapsamında bir araya geldiklerini söyleyen Seçer, “Yılda 2 kez, her bir toplantı en az 4-5 saat sürmek kaydıyla insanları dinliyoruz ve bunu zevkle yapıyoruz. Bilmediğimiz birçok şeyi o kitlelerden öğreniyoruz. Bir şehirde şehrin sorunlarını, çözüm yollarını en iyi bilen, orada yaşayan vatandaştır. Sizin belediyeye, bir kurumdan transfer ettiğiniz bürokrat değildir. O sadece vatandaşın sizden talep ettiği ve ‘Bu sorunu yaşıyorum’ dediği sorunun çözüm yollarını bilir. Bunu bilimsel olarak bilir, uygulama deneyimi varsa ikisini harmanlar çözüm yolu üretir ama asıl bilen orada yaşayan insanlardır” dedi.
Seçer 2025 yılı bütçesi yapılırken dolar bazında 2019’dan bugüne kadar söz konusu dairelerin bütçelerinin 6 kat artarak yüzde 600 seviyelerine yükseldiğini belirlediklerini kaydetti.
3 gün sürecek olan 7. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu’nun çok değerli sonuçlar ortaya koyacağını belirten Seçer, “Sempozyumun; demokrasimizin, belediyelerimizin ve aynı zamanda merkezi hükümetin sosyal politikalarının güçlenmesine çok büyük katkılar yapacağını umut ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
BAŞKAN SEÇER: “ŞEHRİN SORUNLARINI, ÇÖZÜM YOLLARINI EN İYİ BİLEN, ORADA YAŞAYAN VATANDAŞTIR”